Marsilya-Cote d’Azur Gezisinin Sonu

3 günlük gezimizin sonuna geldik.Marsilya’ya dönmek üzere yola çıktık.Gittiğimiz yerlerden sonra Marsilya’yı gezmek cazip gelmese de uçak saatine kadar olan vaktimizi geçirmek üzere önce şehri gezdik.Sonra yemek yedik ve ver elini İstanbul..

Burası Fransa’nın 2.büyük şehri.Liman şehri.Sahile paralel giden yolda Catalan Plajı var ki burası güneşin batışını izleyebileceğiniz en güzel nokta.Şehre tepeden bakıp güzel fotograflar çekmek isterseniz Notre Damme de la Garde ‘ya gidin mutlaka.Burası kilise ve şehri ayaklarınız altında görebiliyorsunuz.Şehrin en yüksek noktalarından bir diğerinde tren garı var.Zaten Marsilya inişli çıkışlı bir şehir.Tren garına 104 basamak ile çıkılıyor ve ismi St Charles .Burada da manzara çok güzel.

Marsilya’da güneşin batışı.

Yemeğimizi yediğimiz sahil üzerindeki salaş pizzacıda güneşi batırdık.Gece yarısı uçağı ile İstanbul’a döndük.

3 gün boyunca gezdiğimiz gördüğümüz bu güzel coğrafyadan daha da önemlisi ,3 gün boyunca bir arada olmaktı.Zaten biz genelde nereye gideceğimizden ziyade  yazımın başında da söylediğim gibi ucuz uçak biletinin bizi nereye götüreceğine göre rota belirliyoruz.

Cote d’Azur programını size elbette tavsiye ediyorum.Keyfin dibini görürsünüz.Ama size asıl tavsiye edeceğim şey başka..

Size asıl tavsiye edeceğim şey; kendinizi yanındayken en doğal haliniz ile  sunabileceğiniz,sizi en çekilmez huyunuzla da sevebilen,gülerken gözünüzden yaş getirten,küfür etmekten çekinmeyeceğiniz,küslük denen şeyin yanınızdan geçmediği,kıskançlık ve hırs denen duyguların  ise aranıza girmediği bir kaç arkadaşınız mutlaka olsun.

Onlar olsun ki nereye gittiğinizin önemi olmadan yola çıkın.Bilin ki o yolculuktan dönerken,elleriniz de alışveriş poşetleri olmayacak ama anılarınız ve mutlu anlarınız,kaleminizden taşacak kadar birikmiş halde evinize döneceksiniz.

En sıkı okuyucum onlar.Şu an okuyorlarsa bir defa daha duysunlar ki ”Sizi çok seviyorum”